Yeni ekonomi yönetimi ve TCMB'deki görev değişikliği, yüksek repütasyonlu üyelerin atanmasıyla birlikte fiyat istikrarı konusundaki adımların etkisiyle Türkiye'nin kredi risk primindeki düşüşün önümüzdeki dönemde de devam etmesi bekleniyor.
Mayıs ayındaki genel seçimlerin ardından yeni ekonomi yönetiminin "piyasa dostu" tutumu, Türkiye'nin risk primindeki düşüş eğilimini hızlandırdı. 5 yıllık kredi risk primi (CDS), 398 baz puana düşerek 8 Kasım 2021'den bu yana en düşük seviyeye ulaştı.
TCMB Başkanı Dr. Hafize Gaye Erkan'ın piyasalarda olumlu karşılanan açıklamaları da varlık fiyatları üzerinde etkili oldu. Erkan'ın başkanlık görevine gelmesiyle birlikte iletişim tarzının başarılı bulunması ve fiyat istikrarı konusundaki planların belirginleşmeye başlaması, piyasalara güven verdi.
TCMB Başkanı Dr. Hafize Gaye Erkan'ın Açıklamaları ve Görev Değişimi Güveni Pekiştirdi
TCMB yönetimindeki görev değişikliği de güveni pekiştirdi. Başkan yardımcıları Emrah Şener, Taha Çakmak ve Mustafa Duman’ın görevlerinden alınmasından sonra Osman Cevdet Akçay, Fatih Karahan ve Hatice Karahan göreve atandı. Bu atanan üyelerin yurt içi ve dışında yüksek repütasyonları, fiyat istikrarı adımlarıyla birlikte Türkiye'nin kredi risk primindeki düşüşün sürmesine yönelik öngörülerin oluşmasına katkı sağladı.
Türkiye'nin CDS'i, 398 baz puanla son 2 yılın en düşük seviyesine ulaşarak ekonomi yönetiminin başarılı adımlarının etkisini bir kez daha gösterdi.
Bu olumlu gelişmelerin yanı sıra Borsa İstanbul'da da olumlu bir tablo görüldü. BIST 100 endeksi, bankacılık sektörünün liderliğindeki güçlü yükselişle birlikte 7.000 puan sınırını aşarak tarihi rekor seviyeye ulaştı. Dolar bazında önemli direnç seviyesi olan 250-253 puanı geride bırakarak 260 puana yükseldi. Seçimlerin ikinci turundan bu yana endeks yaklaşık yüzde 53 değer kazandı.